Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz'ın, Suriyeli sığınmacılar ile ilgili açıklamaları Türkiye gündeminde geniş yer bulmuştu. Oda üyelerinin baskısına daha fazla dayanamadığı ileri sürülen TSO Başkanı Yılmaz'ın istifa için seçimi beklediği konuşuluyor.
Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Tolga Akalın’ın ziyareti sırasında, Suriyeli sığınmacıları Türkiye’de kalıcı hale getirmek için Manisa’nın da içinde bulunduğu 5 ildeki hazine arazilerinin, Birleşmiş Milletler fonu ile Suriyelilere ‘kalıcı’ olarak verilmek istendiğini öne sürmüştü.
Öte yandan konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre, söz konusu iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtilmişti.
Bu zamana kadar konu ile ilgili kurumsal ya da şahsi hiçbir açıklama yapmayan Ticaret ve Sanayi Odası Mehmet Yılmaz’ın sessizliği istifaya hazırlık olarak yorumlanıyor.
Manisa TSO Başkanı Yılmaz Ne Demişti?
Manisa TSO Başkanı Mehmet Yılmaz hazine arazilerinin Suriyelilere verilmesi ile ilgili projeye dair şu açıklamalarda bulunmuştu:
Burada, Sayın Cumhurbaşkanı’nın himayesinde bir proje yapıyorlarmış. FAO, işte 5 ilde seçmişler geldiler buraya… Sayın Vali imzalamış. Bizim de partner olarak imzalamamız gerekiyormuş. Birleşmiş Milletler’in bir başkanı… İşte buyrun, ne var?
‘Efendim mevzu şu, buraya gelen Suriyelilere kalıcı olarak hazine arazilerinin verilmesi… 30 dönüm 50 dönüm şu bu falan… Evet, ne olacak? 3.8 milyon dolarlık bir hibe, bağış vereceklermiş onlar.
Sonra, Yunt Dağı’nda Recepli, Örselli, Karaveliler’de bunlara yer verecekler. Dedim ben bunu imzalamam. Sayın cumhurbaşkanımız söyleyebilir.
İşte, Aydın imzalamış, Bursa imzalamış, Balıkesir imzalamış… 5 tane vilayet. Bir de öyle bir protokol hazırlamışlar ki… Hazırlayan vatandaş buradaki ‘asli unsurlar’ diyor. Türk ve Suriyeliler eşit şekilde bundan faydalanır. Yani dedim, bir kere Suriye asli unsur değil. Asli unsur biziz. Bunlar da burada mülteci misafir statüsünde… Ben dedim imzalamıyorum. Bir kavga bir gürültü bayağı bozduk. ‘Ben size 4 milyon dolar vereyim, alın siz Amerika'ya götürün’ dedim.